İzmir İl İnsan Hakları Kurulu’ndan Örnek Karar: “LGBTİ kişiler diğer tüm kişilerle aynı haklara sahiptir…

TCPS Basın Duyuruları 13  

Derneğimiz, mahpusların veya ailelerinin, avukatlarının kendilerine yönelik hak ihlalleri konusunda mektup, faks, telefon ya da doğrudan başvurularının ardından ilgili kurumlara başvurular yapmaktadır. Başvuru yaptığımız kurumların arasında hapishanelerin bulunduğu illerin insan hakları kurulları da yer alıyor. Yaptığımız başvuruların sayısı bazı aylar 150’yi geçiyor (2016 yılında toplam başvuru sayımız 1692’dir). Bu başvurulara önemli oranda olumsuz cevaplar geliyor. Bu nedenle gelen olumlu kararları önemsiyor ve kamuoyuyla paylaşmanın gerekliliğine inanıyoruz.

Menemen T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tutulmakta olan LGBTİ mahpusların, ayrımcılığa ve kötü muameleye maruz kaldıkları şikayetiyle derneğimize başvurmalarının ardından, biz de ilgili başka kurum ve kuruluşların yanı sıra İzmir İl İnsan Hakları Kurulu’na da (İzmir İİHK) başvuru yaptık. Başvurumuz sonrasında bir heyet ile mahpusla görüşmeye giden  İzmir Valiliği İl İnsan Hakları Kurulu örnek olarak değerlendirilebilecek bir rapor kaleme almıştır.

Raporda, diğer mahpusların yaşadıklarına sorunlara ek olarak cinsel yönelim ve cinsiyet kimliğinden kaynaklı birçok problemle karşılaşmakta olan LGBTİ mahpusların kendilerine özgü sorunlarına dikkat çekilmekte ve mahpusların “KİMLİĞİM BU AMA BEDENİM FARKLI” sözüyle beraber tüm diğer kişilerle aynı haklara sahip oldukları ve haklarından mahrum bırakılamayacakları vurgulanmaktadır:

LGBT kişilerin hakları var olan uluslararası insan hakları hukuku tarafından korunsa da lezbiyen, gey, biseksüel, trans ve interseks (LGBTİ) kişilerin insan haklarını tam olarak kullanabilmelerini sağlamak için belirli eylemlere sıkça ihtiyaç duyulmaktadır. LGBTİ kişiler diğer tüm kişilerle aynı haklara sahiptir; kendileri için yeni insan hakları oluşturulmadığı gibi hiçbir haktan da mahrum bırakılmamalıdır. AB insan haklarının evrenselliği ilkesine bağlıdır ve kültürel geleneksel ya da dini değerlerin LGBTİ kişilere karşı ayrımcılık da dahil olmak üzere hiçbir ayrımcılık türünü gerekçelendirmek için kullanılmayacağını teyit eder

Açıklamamızın ekinde bulabileceğiniz raporun önemli kısımlarından birini de maddeler halinde yazılan çözüm önerileri oluşturmaktadır. İzmir İİHK, bu çözüm sürecine sivil toplum örgütlerinin dahil edilmesine de vurgu yapmaktadır.

İzmir Valiliği İl İnsan Hakları Kurulu Cezaevi ve Gözaltı Birimleri İnceleme Komisyonu’nun yapmış olduğu bu ziyaret sonucu hazırladıkları detaylı raporun diğer İl İnsan Hakları Kurullarına da örnek olmasını;

Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün ve özelde de raporun muhatabı olan Menemen T Tipi Ceza İnfaz Kurumu idaresinin raporda özenle üzerinde durulan çözüm önerilerini dikkate alarak gerekli girişimlerde bulunmasını;

Sivil toplum örgütlerinin ise İl İnsan Hakları Kurulları’nı daha işlevli kılmak ve uyarıcı olmak için buralara yaptığı başvuruları daha da arttırmasını bekliyoruz…

EK:

İzmir Valiliği İl İnsan Hakları Kurulu Cezaevi ve Gözaltı Birimleri İnceleme Komisyonu Raporu

Konu: İzmir Valiliği İl İnsan Hakları Kurulu Cezaevi ve Gözaltı Birimleri İnceleme Komisyonu olarak, Türkiye İnsan Hakları Kurumun dan gelen 19/04/2016 tarih 16949670/560 sayılı “Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneğinin G. F.T. aldı mahpusun yaşadığı sorunlara ilişkin başvurusu gerek aynı cezaevinde kalan LGBT bireyleri ile görüşme yapılması gerekse kurulumuza iletilen LGBTİ bireylerin başvuruları kapsamında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının izni ile Menemen T Tipi Kapalı Cezaevinde 23/05/2016 tarihinde ziyaret düzenlenmiş olup bu ziyaret ile ilgili bilgi sunumu ve çözüm önerilerimizi sunuyoruz.

LGBTİ kısaltması alışılageldik ya da geleneksel kadın-erkek rollerine uymayan kişilerden oluşan çeşitli bir grubu tanımlamaktadır. LGBTİ kişilerin zaman zaman “cinsel, cinsiyetle ilgili ve bedensel azınlıklar” olarak da adlandırılmaktadır. Lezbiyen fiziksel, romantik ve/veya duygusal açıdan erkeklere ilgi duyan erkekleri ifade etmek için kullanılsa da, hem eşcinsel erkekler hem de lezbiyenler için kullanılabilmektedir. Biseksüel fiziksel, romantik ve/veya duygusal açıdan hem erkeklere hem de kadınlara ilgi duyan kişileri tanımlamaktadır. Trans cinsiyet kimliği ve/veya cinsiyet ifadesi doğumda kendilerine atanan cinsiyetten farklılık gösteren kişileri ifade etmektedir. İnterseks terimi ise, erkekliğe ve kadınlığa ilişkin kültürel olarak kurulmuş standartlar bakımından, bedensel farklılıkları içermektedir. Bu farklılıklar kromozom, eşeysel bez ya da cinsel organlar düzeyinde olabilmektedir. Cinsel yönelim bir kişinin duygusal, tutkusal ve cinsel çekimi ve samimi ve cinsel ilişkilerini karşı aynı ya da birden fazla cinsiyetten kişilere dönük olarak yaşama kapasitesini ifade etmektedir. Cinsiyet kimliği bir kişinin, kendisine doğumda atanan cinsiyetle uyumlu olsun ya da olmasın, cinsiyetine dair derinden hissettiği içsel ve bireysel deneyime işaret etmektedir.

Ayrıca LGBT bireylerin biyolojik, psikolojik özellikli durumları da düşünülerek bilgi sunumunda adli tıp ve psikiyatri uzmanlarının görüş ve önerilerine de yer verilmiştir.

Menemen T Tipi kapalı cezaevi erkek tutuklu ve hükümlülerin kaldığı cezaevidir. LGBT bireyler mavi cüzdan (erkek) bireyler olduğu için bu cezaevinde tutulmaktadırlar.

Yapılan ziyarette, şikayet konu başlıklar; gezilen koğuşlarda kalan LGBTİ (lezbiyen, gey, biseksüel, transseksüel, interseks) bireylerin cinsel yönelimlerinden ve cinsiyet kimliklerinden dolayı ayrımcılığa uğradıkları, koğuş içerisinde cinsel tacize maruz kaldıkları cezaevi çalışanları tarafından sözel şiddete (cinsel yönelimlerinden ötürü hakaret ve aşağılama amaçlı) uğradıkları transseksüel bireylerin cinsiyet değişimi sürecinde hormon terapi tedavisine ulaşmakta zorluk çektikleri, tedavinin geciktirildiği, poliklinik kontrol tarihlerinin aksatıldığı, koğuş içerisinde bireylerin dış görünümleri ve kıyafet seçimlerine yönelik baskı gördükleri şeklinde kurumumuza başvurulmuş/aktarılmıştır.

Ziyaret kapsamında cezaevinde tutulan ve başvurusu Kurulumuza aktarılan LGBT bireyler ile görüşülmüş sadece O.U. nakil olduğu için görüşme yapılamamıştır. Başvuru konuları genelde aynı hatlarda toplandığı gözlemlenmiştir.

Yapmış olduğumuz görüşmelerde cinsel yönelimleri nedeni ile görevlilerin bir kısmının kendilerine küçümseyici hitaplarda bulunduğu, kıyafet seçimlerinden dolayı sorun yaşadıkları, cinsiyet değişim sürecinde bireylerin hormon terapi tedavi ve ilaçlarını alamadıkları beyan edilmiş ise de son zamanlarda bu sorunun çözüldüğü, hormon ilaçlarının kendilerine verildiği, cinsel yönelimlerinden dolayı kıyafetlerini seçebildikleri ve giyebildikleri, infaz koruma memurlarının tavır ve davranışlarına dikkat ettikleri tarafınıza aktarılmıştır. Gördüğümüz kadarı ile hormon ilaçlarının verildiği ve trans bireylerin kadın kıyafetleri içerisinde bulundukları da gözlemlenmiştir. Önemli olan ortak çözüm ile uygulamanın sürekliliğidir.

Ruh sağlığı açısında değerlendirildiğinde, kişilerin, travma sonrası stres bozukluğu, majör depresif bozukluk, anksiyete bozukluğu gibi psikiyatrik hastalıkların bulunduğu ve psikiyatri hekimine ulaşmalarında zorluk yaşandığı öğrenilmiştir.

Ayrıca LGBT bireylerin cinsiyet öğeleri, cinsel yaklaşımları vb. hususlar irdelenmeden aynı koğuş içerisinde biseksüel, eşcinsel ve transeksüel bireylerin beraber kaldığı bu durumdan transseksüel bireylerin koğuş içerisinde diğer bireyler tarafından cinsel ve sözel şiddete maruz bırakıldığı ifade edilmiştir. Bu cinsel, sözel ve psikolojik şiddet ve taciz nedeni ile rahatsız olan bireylerin tekli ünite de kalma talepleri olduğu bireylerce ifade edilmiştir.

Ünite ziyaretlerimizde LGBT bireylerin ayrım yapılmadan aynı ünitede tutulduğu bu nedenle ünite kapasitesinden fazla sayıda tutulanın bulunduğu, ünitenin mevcut fiziki şartlarının kalan sayısının ihtiyaçlarını karşılamadığı gözlemlenmiştir.

Görüşmelerimizde hormon ilaçlarının kendilerine verildiği diğer cezaevlerinde atölyeye çıkma konusunda sıkıntı yaşamalarına rağmen bu cezaevinde atölyeye çıkabildiklerini ve sinema izleyebildiklerini ifade etmiştir.

Sağlığa erişim ile ilgili sorunlar ise daha önceki raporlarımızda defalarca belirttiğimiz sorunlarıdır. Bu sorunun çözümü için İdare tarafından gayret gösterilmesine rağmen çözümün diğer alanlarında yer alan kurumların da ortak katılımı ile ihtiyaca yönelik çözüm aranmalıdır.

Erkek cezaevinde erkek kurallar olduğunu fakat sıkıntılarını ilettiklerinde düzelebildiğini fakat iletişimin zor kurulduğunu, içinde bulundukları cinsel tercih nedeni ile kadın oldukları halde erkek muamelesi gördüklerini ifade etmişlerdir. “KİMLİĞİM BU AMA BEDENİM FARKLI”

LGBT kişilerin hakları var olan uluslararası insan hakları hukuku tarafından korunsa da lezbiyen, gey, biseksüel, trans ve interseks (LGBTİ) kişilerin insan haklarını tam olarak kullanabilmelerini sağlamak için belirli eylemlere sıkça ihtiyaç duyulmaktadır. LGBTİ kişiler diğer tüm kişilerle aynı haklara sahiptir; kendileri için yeni insan hakları oluşturulmadığı gibi hiçbir haktan da mahrum bırakılmamalıdır. AB insan haklarının evrenselliği ilkesine bağlıdır ve kültürel geleneksel ya da dini değerlerin LGBTİ kişilere karşı ayrımcılık da dahil olmak üzere hiçbir ayrımcılık türünü gerekçelendirmek için kullanılmayacağını teyit eder.[1]

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ: Cinsiyet kimlikleri, cinsel yönelimleri nedeni ile içinde bulundukları kendilerine özgü biyolojik  ve psikolojik olgudan kaynaklı olarak LGBT bireylerin kendilerine özgü sorunları ve ihtiyaçları bulunmaktadır. Dolayısı ile bu bireylerin farklı sorunların ve ihtiyaçlarının cezaevinde de devam ettiği ve edeceği aşikardır. Kadın cezaevinde kendini erkek hisseden birey olmak veya erkek cezaevinde kendini kadın hisseden birey olmak. Kimliğim bu ama bedenim farklı. Farklıyız farkında mısınız? Söyleminin başka bir insan hakları boyutu.

1-    Cezaevi yöneticilerine ve çalışanlarına cezaevinde bulunan tüm hükümlü ve tutuklu bireylere biyolojik cinsiyet, cinsiyet kimliği, cinsel yönelim, homofobi ve transfobi konularında eğitim desteği sağlanmalıdır. (Zira gözlemlerimiz bu bireylerin durumu hakkında cezaevi çalışan ve yöneticilerinin yeterli bilgi sahibi oldukları taktirde davranışlarının da farklı olabileceği yönünde olmuştur).

2-    Ruh sağlığı desteğinin iyileştirilmesi açısından bir erişkin psikiyatrisi uzmanının tam zamanlı çalışmasının koşulları oluşturulmalıdır.

3-    Kişilerin cinsiyet kimliği ve cinsel yönelim özellikleri göz önünde bulundurularak cezaevi içerisindeki yerleşim koşulları düzenlenmelidir. LGBT bireylerin cezaevinde kalacakları üniteler belirlenirken içinde bulundukları biyolojik, psikolojik ve cinsel yönelim durumları da gözetilerek belirlemenin yapılması ünite içindeki bireylerin birbirlerine karşı şiddet olaylarının önüne geçilmesini temini için önemlidir. Tavsiye olarak LGBT bireylerin tutuklama kararı verildikten sonra kişinin kendi beyanı ve adli tıp uzmanı tarafından verilecek sağlık raporuna göre cezaevi yönetimine bilgi verilerek cezaevinde tutuklunun kendi koşullarına uygun koğuşlara yerleştirilmesine çalışılarak sağlık vs. yönünden doğabilecek risklerin önceden bertaraf edilmesi sağlanabileceği görüşündeyiz.

4-    Cezaevine yapılan ziyaretlerin sıklaştırılması ve gerektiğinde ilgili kişilerden görüş alınmalıdır.

5-    Cezaevinde LGBT birey olmak özellikle konunun tüm katmanları ile birlikte değerlendirilip çok alanlı bir çalışma ile sorunların belirlenip çözülmesi gerekmektedir. Başvurunun İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumundan aktarıldığı da gözetilerek bu konuda ilgili kurum ve kuruluşların, sivil toplum kuruluşlarının katılım ve desteği ile İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunun öncüllüğünde çözüm odaklı sorun tespit ve çözüme yönelik daha detaylı bir çalışmanın yapılmasını da önemli buluyoruz ve öneriyoruz. 25/08/2016

 

[1] Avrupa Birliği Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ) kişilerin tüm insan haklarını kullanabilmelerinin desteklenmesi ve korunmasına dair kılavuz.